Adli Tatilde Görülecek Dava Ve İşler

Adli tatil her yıl 20 Temmuz'da başlar ve 1 Eylül tarihinde sona erer. Bu sürede bazı süreler ve işler durmakla birklikte adli tatilde görülecek dava ve işler de vardır. Hak kaybı yaşanmaması adına bu yazımızda Adli tatilde görülecek dava ve işler ayrıntılı olarak ele alınmıştır.

Adli Tatilde Görülecek Dava Ve İşler

Adli tatilde görülecek dava ve işlere ilişkin Hukuk Muhakemeleri Kanunu ve Ceza Muhakemesi Kanunu’nda düzenlemeler yapılmıştır. Bu husus İdari yargıda ise İdari Yargılama Usulü Kanunu, Danıştay Kanunu ve Sayıştay Kanunu’nda düzenlenmiştir. Bu belirtilen kanunlarda adli tatil süresi belirtilmiş olup, adli tatil, her yıl yirmi temmuzda başlar, otuz bir ağustosta sona erer ve yeni adli yıl bir eylülde başlar.

Adli tatilde bazı yargı işleri devam etmekte olup, bazı yargı işleri ise durmaktadır. Ancak sadece kanunlarda sayılan dava ve işlere bakılmaya devam edilmektedir.

1. Hukuk Mahkemelerinde Adli Tatilde Görülecek Dava Ve İşler

Hukuk davaları bakımından adli tatilde görülecek dava ve işler 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 103. maddesinde düzenlenmiştir. Bu belirtilen madde gereğince:

‘’ (1) Adli tatilde, ancak aşağıdaki dava ve işler görülür:

a) İhtiyati tedbir, ihtiyati haciz ve delillerin tespiti gibi geçici hukuki koruma, deniz raporlarının alınması ve dispeççi atanması talepleri ile bunlara karşı yapılacak itirazlar ve diğer başvurular hakkında karar verilmesi.

b) Her çeşit nafaka davaları ile soybağı, velayet ve vesayete ilişkin dava ya da işler.

c) Nüfus kayıtlarının düzeltilmesi işleri ve davaları.

ç) Hizmet akdi veya iş sözleşmesi sebebiyle işçilerin açtıkları davalar.

d) Ticari defterlerin kaybından dolayı kayıp belgesi verilmesi talepleri ile kıymetli evrakın kaybından doğan iptal işleri.

e) İflas ve konkordato ile sermaye şirketleri ve kooperatiflerin uzlaşma suretiyle yeniden yapılandırılmasına ilişkin işler ve davalar.

f) Adli tatilde yapılmasına karar verilen keşifler.

g) Tahkim hükümlerine göre, mahkemenin görev alanına giren dava ve işler.

ğ) Çekişmesiz yargı işleri.

h) Kanunlarda ivedi olduğu belirtilen veya taraflardan birinin talebi üzerine, mahkemece ivedi görülmesine karar verilen dava ve işler.’’

Tarafların anlaşması halinde veya dava bir tarafın yokluğunda görülmekte ise hazır olan tarafın talebi üzerine, yukarıdaki iş ve davalara bakılması, adli tatilden sonraya bırakılabilir.

Adli tatilde, yukarıdaki fıkralarda gösterilenler dışında kalan dava ve işlerle ilgili olarak verilen dava, karşı dava, istinaf ve temyiz dilekçeleri ile bunlara karşı verilen cevap dilekçelerinin ve dosyası işlemden kaldırılan davaları yenileme dilekçelerinin alınması, ilam verilmesi, her türlü tebligat, dosyanın başka bir mahkemeye, bölge adliye mahkemesine veya Yargıtaya gönderilmesi işlemleri de yapılır.

Bu madde hükümleri, bölge adliye mahkemeleri ile Yargıtay incelemelerinde de uygulanır.

Bu adli tatilde idari yargı dışındaki diğer davalar için dava açma süresi üzerinde adli tatilin bir etkisi bulunmamaktadır. Süreler işlemeye devam etmektedir. Dolayısıyla adli tatil devam ederken hukuk ve ceza davaların açılması mümkündür. Örneğin nafakanın arttırılması davası adli tatilde açılabilmektedir. Ayrıca bu dönemde cevap dilekçesi verilmesi, masraf yatırılması, icra takibi yapılması, ihtiyati tedbir kararı alınması gibi işlemler de yapılabilmektedir.

6100 sayılı Kanun’unun 104. maddesi gereğince: ‘’Adli tatile tabi olan dava ve işlerde, bu Kanunun tayin ettiği sürelerin bitmesi tatil zamanına rastlarsa, bu süreler ayrıca bir karara gerek olmaksızın adli tatilin bittiği günden itibaren bir hafta uzatılmış sayılır.’’

Önemle beyan ederiz ki bu düzenleme sadece 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nda tayin edilen süreleri durdurduğudur. Dolayısıyla bu belirtmiş olan maddeye göre, adli tatile tabi olan dava ve işlerde, bu kanunun tayin ettiği sürelerin bitmesi adli tatil zamanına rastlar ise adli tatilin bittiği günden itibaren bir hafta uzatılmış sayılacaktır.

2. Ceza Mahkemelerinde Adli Tatilde Görülecek Dava Ve İşler

Ceza davaları bakımından adli tatilde görülecek dava ve işler ise 5271 sayılı Ceza Muhakemeleri Kanun’unun 331. maddesinde düzenlenmiştir. Bu belirtilen maddenin 2. ve 3. fıkraları gereğince:

‘’(2) Soruşturma ile tutuklu işlere ilişkin kovuşturmaların ve ivedi sayılacak diğer hususların tatil süresi içinde ne suretle yerine getirileceği, Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca belirlenir.’’

‘’(3) Tatil süresince bölge adliye mahkemeleri ile Yargıtay, yalnız tutuklu hükümlere ilişkin veya Meşhud Suçların Muhakeme Usulü Kanunu gereğince görülen işlerin incelemelerini yapar.’’

Adli tatile rastlayan süreler işlemez. Bu süreler tatilin bittiği günden itibaren üç gün uzatılmış sayılır.

3. İcra Mahkemeleri ve Dairelerinde Adli Tatil

Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 2020/2429 E. - 2020/2705 K. sayılı kararında ‘’İİK.nun 18/1.maddesi uyarınca; icra mahkemelerine arzedilen hususların ivedi işlerden sayıldığı ve dolayısıyla icra mahkemelerinde HMK.nun 103/1-h maddesi uyarınca adli tatil hükümleri uygulanamayacağından, istinaf süre tutum dilekçesinde ileri sürülmeyen hususların temyiz incelemesinde değerlendirilemeyeceğinin tabii bulunmasına, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 5311 Sayılı Kanun ile değişik İİK'nin 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 Sayılı HMK'nin 370. maddeleri uyarınca ONANMASINA, alınması gereken 54,40 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline, 16/03/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.’’ şeklinde karar vermiştir.

2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 18. maddesi uyarınca: ‘’İcra mahkemesine arzedilen hususlar ivedi işlerden sayılır ve bu işlerde basit yargılama usulü uygulanır.’’

Yukarıda belirtilmiş olan Yargıtay kararından ve kanun maddesinden de anlaşılacağı üzere icra mahkemelerinin iş ve işlemleri ivedi niteliktedir. Dolayısıyla adli tatilde icra daireleri çalışmakta olup, süreler işlemeye devam etmektedir. Yani, bu dönemde icra takibi başlatılabilmekte olup, icra işlemleri adli tatil hükümlerine tabi olmadan devam etmektedir. Bu nedenlerden dolayı icra mahkemelerinde de adli tatil hükümleri uygulanmaz.

4. İdari Yargıda Adli Tatilde Görülecek Dava Ve İşler

Öncelikle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 61. maddesinin 1. fıkrası uyarınca: ‘’Bölge idare, idare ve vergi mahkemeleri her yıl bir eylülde başlamak üzere, yirmi temmuzdan otuz bir ağustosa kadar çalışmaya ara verirler. Ancak, yargı çevresine dahil olduğu bölge idare mahkemesinin bulunduğu il merkezi dışında kalan ve sadece bir idare veya bir vergi mahkemesi bulunan yerlerdeki idari yargı mercileri çalışmaya ara vermeden yararlanamazlar. Bu mahkemeler, 62.nci maddedeki sınırlamaya tabi olmaksızın görevlerine devam ederler.’’

Ayrıca çalışmaya ara verme süresi içinde; bölge idare mahkemesi başkanının önerisi üzerine, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca, birden fazla idari yargı mercii olan yerlerde idare veya vergi mahkemeleri başkan ve üyeleri arasından görevlendirilecek yeteri kadar hakimin katıldığı bir nöbetçi mahkeme kurulur. Bölge idare mahkemeleri için ise bölge idare mahkemesi başkanının önerisi üzerine, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca, tüm daire başkan ve üyeleri arasından görevlendirilecek yeterli sayıda nöbetçi daire kurulur.

Ancak çalışmaya ara vermeden yararlanamayanlar ve nöbetçi kalanların yıllık izin hakları saklıdır.

2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 62. maddesinde

‘’Nöbetçi mahkeme çalışmaya ara verme süresi içinde aşağıda yazılı işleri görür:

a) Yürütmenin durdurulmasına ve delillerin tespitine ait işler,

b) Kanunen belli süre içinde karara bağlanması gereken işler.’’

hükmü yer almaktadır.

Bu Kanunda yazılı sürelerin bitmesi çalışmaya ara verme zamanına rastlarsa bu süreler, ara vermenin sona erdiği günü izleyen tarihten itibaren yedi gün uzamış sayılır (İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 8. maddesinin 3. fıkrası).

5. Danıştay Kanunu’ndaki Tanım Ve Düzenleme

2575 sayılı Danıştay Kanunu’nun 86. maddesi gereğince:

‘’(2) Ara verme süresi içinde çalışmak üzere; bir daire başkanı ile dört üyeden ve bir yedek üyeden oluşan bir nöbetçi daire kurulur. Yedek üye aynı zamanda Genel Sekreterlik görevini yapar.’’

‘’(3) Bu dairenin başkanı ile üyeleri, Danıştay dairelerinin başkan ve üyeleri arasından karma olarak Başkanlar Kurulu tarafından seçilir. Ayrıca lüzumu kadar savcı ve tetkik hâkimi görevlerine devam ederler. ‘’

‘’(4) Çalışmaya ara verme süresi içinde görevli olarak kalanlar hariç olmak üzere Danıştay Başkanı, Başsavcı, başkanvekilleri, daire başkanları ve üyeler ile savcılar ve tetkik hâkimleri çalışmaya ara verirler. Bu süre içinde Danıştay Başkanına, nöbetçi daire başkanı vekalet eder.’’

‘’(5) Danıştay'da çalışan diğer memurlar çalışmaya devam ederler. Ancak, çalışmaya ara verme süresi içinde işin icaplarına göre görevde kalmaları lüzumlu görülmeyen memurlar kanuni izinlerini kullanırlar.’’

‘’(6) Çalışmaya ara verme süresi içinde görevleri başında kalan Danıştay üyeleri yılın diğer dönemlerinde yol süresi dâhil çalışmaya ara verme süresi kadar izin kullanabilirler.’’

2575 sayılı Danıştay Kanunu’nun 87. maddesi gereğince:

‘’Nöbetçi daire, çalışmaya ara verme süresi içinde aşağıda yazılı işleri görür:

a) kanunen belli süre içinde karara bağlanması gereken işler,

b) Yürütmenin durdurulmasına veya delillerin tespitine ait işler,

c) Tutuklu memurlar hakkında Memurin Muhakematı Hakkında Kanunu Muvakkatı hükümlerine göre Danıştay'a gelen işler.’’

6. Sayıştay Kanunu’ndaki Tanım Ve Düzenleme;

6085 sayılı Sayıştay Kanunu’nun 64. maddesi gereğince:

‘’(1) Daire başkanları ve üyelerin izin ve geçici görevleri Sayıştay Başkanının onayıyla olur. Sayıştay Başkanının izin ve geçici görevleri kendi takdirine göre uygulanır.’’

‘’(2) Daire başkanları ve üyeler dışında kalan Sayıştay meslek mensuplarının izinleri hakkında 657 sayılı Kanunun ilgili hükümleri uygulanır.’’

‘’(3)Sayıştay Genel Kurulu, Temyiz Kurulu, Daireler Kurulu ve daireleri her yıl bir eylülde başlamak üzere, yirmi temmuzdan otuz bir ağustosa kadar çalışmaya ara verirler.’’

‘’(4) 66 ncı madde hükmü saklı kalmak üzere çalışmaya ara verme süresince Daireler Kuruluna ilişkin görevlerden gecikmesinde sakınca görülenler görevli daire tarafından yerine getirilir.’’

‘’(5) Sayıştay Başkanı çalışmaya ara verme süresi içinde daire ve kurulları toplantıya çağırabilir.’’

‘’(6) Çalışmaya ara verme süresi içinde görevli olan daire başkanları ve üyeler, takip eden yılın sonuna kadar aynı müddetle izinlerini kullanabilir.’’

7. Anayasa Mahkemesinde Adli Tatil

Anayasa Mahkemesinde adli tatil yoktur; çalışmalara devam edilmekte olup, süreler işlemektedir.

 

Avukat Nazime Kalan